

Günümüzde, kişilerin beden ve ruh sağlığının bozulması ile , hastalıkların ortaya çıkma sıklığı giderek daha çok artmaktadır. Uzun yıllardır, hastalık sıklıklarındaki artışın nedenlerini bulmaya ve hastalıkları önlemeye yönelik, koruyucu sağlık hizmetlerini artırmaya çalışıyoruz.
Acıbadem Bursa Hastanesi Check-up Merkezimize başvuran kişileri, beden sağlığını korumak için yaşam şekli değişikliklerine motive etmeye çalışıyoruz eş zamanlı bu kişilerin, birçok tetkiki ve muayeneyi içeren periyodik sağlık taramalarını yapıyoruz. Bu sayede hastalık risklerini öngörüp hastalıkları azaltmış oluyoruz ve mevcut hastalıkları erken tanıyarak kişinin yaşam kalitesini yükseltmeye yönelik çalışmalar yapıyoruz.
Acıbadem Bursa Hastanesi Aile Danışmanlığı Polikliniğimizde ise; kişilerin bedensel şikayetlerinin, mutsuzluklarının, iletişim problemlerinin, yaşamsal faaliyetlere olan istek ve motivasyon kayıplarının, sigara, alkol gibi maddelere olan bağımlılıklarının, rahatlatıcı ilaç kullanma eğilimlerinin, alışveriş çılgınlığının, trafikte hızlı araç kullanmalarının, öfke patlamalarının, çok partnerli ilişkilere olan eğilimlerinin, pornografi düşkünlüklerinin, aşırı temizlik, aşırı kıskançlık, aşırı yeme gibi uçlardaki davranışlarının, altında yatan ruhsal nedenleri bulmaya çalışıyoruz.
Verdiğimiz psikolojik eğitimlerle, kişilerin farkındalıklarını arttırıyoruz. Uyguladığımız terapi teknikleri ile yeni deneyimlerin yaşanmasına ve bu sayede beynimizde yeni nörobiyolojik yolakların oluşmasına fırsat sağlıyoruz. Oluşan yeni nörobiyolojik yolaklar ile daha uyumlu davranış kalıplarnını ortaya çıkmasına yardımcı oluyoruz.
Bu çalışmamız 10 gün süren, günde 50 dakika lık 2 görüşmeden oluşan, toplam 20 seans ‘’HÜCUM TERAPİSİ’’ ile başlıyor. HÜCUM TERAPİSİ ile kişinin hayatında şikayet ettiği sorunun altında yatan nedenleri yaklaşık %70 oranında çözümlemeyi hedefliyoruz. İdame de ise sorunun kökeninde yer alan patolojik yapılanmaları, değiştirmeye yönelik farklı terapi tekniklerini içeren ‘’BÜTÜNCÜL TERAPİ’’ yaklaşımını uyguluyoruz.
Amacımız bireylerin ve toplumun refahını arttırmak . Hedefimiz herkesin zihnine bir küçük sevgi tohumu ekmek. Ektiğimiz bu iyileştirici tohumlar , zihnin yapısına göre belki küçük bir bitki gibi, belki büyük verimli birçok kişiye faydası olacak bir ağaç gibi dönüşecek. Her şey zihnimizde oluşmaya başlıyor. ‘’Zihinselleştirme ‘’dediğimiz yöntemi hepimizin kullanmaya başlaması gerekiyor. Bizim tohumlarımız sahip olduğumuz ve aktarmak sorumluluğu aldığımız bilgilerimiz.
Bunu yapabilmek için önce zihnimizde yer kaplayan olumsuz düşüncelerin temizlenmesi gerekiyor. Alışkanlık haline gelmiş, bunlardan kaynaklı hissettiğimiz yorgunluklardan kurtulmamız ve olumlu gelişim için, zihnimizde yer açmamız gerekiyor.
İnsan olarak hepimizin; beden sağlığı ve ruh sağlığı için, güçlü ve sağlıklı bir ego ile yaşantımıza devam etmek için , sağlıklı ilişkiler için, sevgiyi görebilmek, sevgiyle var olabilmek ve sevgiyle var edebilmek için olumlu düşünce yapımızı geliştirmemiz gerekiyor.
Gruplara verdiğimiz eğitimlerde ve bireysel yürüttüğümüz psikoterapi süreçlerinde, temelde bu yaklaşımla hareket ediyoruz. Hepimiz de var olan olumlu yapıyı besleyerek, güçlendirerek ve bu sayede tüm ilişkilerde, yaşamın her alanında ,olumlu yaşantıları daha fazla deneyimleyebilme fırsatı yaratmak istiyoruz. Hepimizin huzurlu ve dingin ruh hali ile, mutluluğun ve daha çok sevginin konuşulduğu, daha hoşgörülü yaşantı ortamlarına ihtiyacımız var. Hepimizin cennete açılan bir kapısı var. Bu kapıyı açabilecek güce erişmiş insanlar olmak hedefindeyiz.
Sevgiyle, sağlıklı günlerde birlikte çalışabilmek , birbirimizi etkileyerek değiştirmek isteği ile…Fotoğraf için sevgili İsmail Aygan’a teşekkür ediyorum…